Türkiye'nin memur portalı

Oturum aç Oturum aç Üye ol Üye ol Parolamı unuttum Parolamı unuttum

Puslu Ayna

Bu üye Yazar

Bu üyenin profil sayfasına git

219 entry 20 konu 197 puan
23.06.2025 10:20 son işlem tarihi takip etme takip et

bimola günlükleri

Tünaydın sevgili dinleyici

En zor şey kötülüğe isim veremeden anlatmaktır sanırım. Harry Potterda mesela Lord Voldemort'u tarif ederken "adı anılmaması gereken kişi" olarak bahsederler. çünkü ismini anmazsan kötülük sana dokunamaz düşüncesi vardır, ve dahi üç harfliler diye bahsederler inananlar cinlerden. Çünkü adını anarsan musallat olma riski vardır. Sizlere kötüye kötülüğe isim vermeden nasıl anlatacağımı düşündüm çoğu zaman. Kör bir insana kuşu fili tarif etmek gibi olacak ama deneyeceğim. biliyorum detaylı bir robot resmini çizsemde kötünün kötü olan bu bana hiç benzemiyor diyecek. umarım zihninizde bir imge oluşturabilir entryler. her birinizin kötüsü farklı olduğu içindir belki her birinizin zihninde farklı bir surat farklı bir suret oluşması. ama küfrün tek millet olması gibi kötü de tek surettir aslında. Taht Oyunlarındaki Westeros'un yüzsüz adamları gibi kılıktan kılığa suretten surete bürünseler de ruhları tektir. ve ben sizlere adım adım tane tane kötüleri anlatmayı deneyeceğim. bunu anlatırken kendimi farklı bir noktaya konumlandırıp ışığın kılıcı, iyiliğin şövalyesi gibi anlatıyorum sakın ha yanlış anlamayın. bende kötüyüm ve benimde içimde kötülük var ama çoğu zaman ying ve yang felsefesindeki gibi ben o karanlık noktayı griye boyamayı deniyorum en azından. evet dinleyici hazırsan başlarız bir gün. bakın bakalım robot resmi kime benzemiş size göre.

03.06.2025 13:28
  1. iletiler bölümünde olup sözlükte olmayan şey

    eğlence belki de

    belkide kimsenin yapmacık bir elitliğin arkasına sığınmaması

    Mesela elit tavırlar takınıp kimsenin kimseye gerzek gerizekalı dememsi olabilir

    Kaos varmı elbette var, ifşa saygısızlık var mı elbette var

    Ama sanırım çoğunda o bile içten ama

    Bilemedim ben sonuçta iletici avam bir üyeyim

    Arada sözlüğe gelip kendimi Orhan Pamuk gibi

    Hıncal Uluç gibi hisseder, sonra sokak kedisi gibi sahiplenildiğim malikaneyi bırakır sokaklara dönerim

    Şu başlıktaki entryleriniz bile aslında

    iletiler ile sözlük arasında hiç bir fark olmadığının en belirgin kanıtı ama

    Bozmayayım ben elit tavırlarınızı sizin genede

    Ropdöşambırlarınızdan, viski kadehlerinizden, yayınevlerinizden, fularlarınızdan öperim sevgili sözlükçüler (kahkaha atan haylaz çocuk emocisi)

     
  2. puslu ayna edit olmalı

    son entryde editlerin

    akılsız olduğuna dair bir çıkarım

    yapılabileceğini fark ettim

    yorumsuzdur gülücük

     
  3. puslu ayna edit olmalı

    bende istemem, aklı olan edit olmaz

    insna bu kadar ruh hastası ile nasıl uğraşabiliyor ki

    kendimi ayrmadan söylüyorum bunu birde :)

     
  4. bimola günlükleri

    inşallah birdahaya kurban sunağında seni görürüm renji :)

     
  5. bimola günlükleri

    tünaydın sevgili dinleyici

    bugün sizlerle bimola yaratıldığından beri süregelen kadim bir ritüelden bir ayinden bahsedeceğim.

    evli üye kurban ayinini:

    genelde yüksek bir rahibenin töreni başlattığı bir ayindir bu ayin. toplumsal deliliğin toplumsal çıldırmanın beraberinde gelen bir arınma törenidir bu tören. yüksek rahibemizin belki de kalbini kıran erkekten intikam almak adına her evli erkek ve kadında onu görüp gözüne kestirdiği kurbanı sunağa yatırması ile başlayan ayin dişine kan değen köpek balıkları gibi diğer üyelerinde kurbana saldırmaya başlaması ile toplumsal bir deliliğe, toplumsal bir cinnete bir arınma törenine dönüşüverir. bilinmezdir rahibemiz her kurbandan sonra içindeki boşluğu doldurabilir mi dolduramaz mı ama rahibemizin bilerek yada bilmeyerek evli birisi için 900 km yol kat ettiği rivayet edilir. sadece yüksek rahibemiz bunu kendisinden ve nefret objesinden başkasının bilmediğini düşünmektedir ama unuttuğu tek bir şey vardır gezegenin erkekleri predatör canlılardır ve her predatör canlı gibi avını sergilemekten avı ile övünmekten hoşlanır. eğer töreni başlatan kutsal rahibim izse onun iç dünyası daha karmakarışıktır.(burada masalı dinleyen çocuk varsa kulak mesafesinin erişemeyeceği yerlere kaldırmanız tavsiye olunur sevgili dinleyici anlatıcının notu) o namus, yüksek ahlak, aile mefhumunun kutsallığı gibi kutsal amaç maskesi ile ayini yönetirken bilinçaltı "benim gibi birisi hiç kimse ile sevişemiyorken, gezegen kızlarının evli erkeklerle sevişmesi de ne demek" diye çığlık atmaktadır. Kutsal rahibimiz kısmen aşağılık kompleksinden muzdarip, kısmen hayatında sevilmemenin verdiği öfke ile kendisinden ölesiye nefret etmektedir ve bu nefreti çıkartabileceği, terapi yapacağı tekbir yer vardır bimola gezegeninin kurban sunağı. rahibimizden ölesiye herkes korkmaktadır ki ben çoğu zaman kendisine korkudan çok acıma ile yaklaştığımı da itiraf etsem hata etmiş olmam sevgili dinleyici. bu kurban töreninin en masumları ise kanın şehvetine kapılan diğer tarikat mensuplarıdır sevgili dinleyici, onlar çoğu zaman bu ayinde bir maşa bir tetikçi olduklarının farkında olmadan kapılır bu kan kokusuna kan tadının damakta bıraktığı o metalik tada...Onların büyük bir kısmı gerçekten inandıkları kutsal değerler için ayine katılırlar, kimisi de kıyıdan köşeden intikam almak istedikleri için. ayine katılan linçe katılan kitle o kadar farklıdır ki şaşırmamak elde değildir seküleri, dindarı, dinsizi, allahsızı türkü, kürdü hep beraber bu ayine şevkle katılırlar ki gezegenimizde bu kadar büyük bir konsorsiyumla mutabakata varılan başka bir olay başka bir durum vuku bulmuş değildir gezegen tarihçesinde.bu sözleri dinleyen sizlerden bazılarının zihninden geçen evli birisi olarak neyi savunuyorsun sen ahklaksızlığın bekçisi mi oldun dediğinizi duyar gibiyim sevgili dinleyici. hayır ahlaksızlığın bekçisi değilim, hayır yüksek ahlaka sahip de değilim, ben insanım hatalarıyla kusurlarıyla sıradan basit bir insan ve herkesin de insan olduğunun hata yanlış yapma ihtimali olduğunun ve dahi hata yapma hakkı olduklarının bilincinde birisiyim. yarın aynı hataya düşme ihtimali olacağını bilen ve dahi düşse de hatalarını da sahiplenecek birisi olduğumun farkında olarak bu sözleri fısıldıyorum kulaklarınıza.ve diyorum ki her masalcının nasihat ettiği kısma gelerek insanların ayıplarını kusurlarını göz önüne sermek yerine örtmeyi denemek, insanların hayatlarına burnunu sokan mutsuz pinokyolar gibi olmak yerine kendi hayatını yaşamayı deneyen maceraperestler olmanız sizi daha mutlu birer insan, daha huzurlu birer insan yapabilir. bimola gezegenindeki yaralı ruhlar sizlere sesleniyorum burada aramaya geldiğiniz şey huzurdu belki, hayatın olağan akışında boğulurken bir can simidi olarak buraya sarıldınız kiminiz, kiminiz gülmek için eğlenmek için geldiğiniz buraya kiminiz yaralarınızı sarmaya geldiniz kiminizde yüksek şövalyelik idealarıyla ejderahalardan prensesleri kurtarmaya geldiniz, kiminiz uzattığınız saçları uygun gördüğünüz birisine sarkıtmak için geldiniz belki kuleden her kim ve her ne için geldiyseniz masalcınız size öyle davranmanızı sadece kendi hayatlarınız ve yaşamlarınızla ilgilenmenizi tavsiye ederve masala burada minik bir bir es vererek gezegen yüzeyine doğru inişe geçmeye hazırlanır...