Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
hepimizin bildiği Napolyon bonapart'ın bir gün aklına gelen ve Fransızlar matematiğin piri sayıldığı için yanına meşhur matematikçi laplace yi çağırıp bana öyle bir denklem kur ki o denklemde tanrıyı görebileyim demesi üzerine ünlü matematikçi laplace nin günlerce matematiğin esrarlı dünyasında sayısız konuyla alakalı sayısız denklemleri birleştirip Napolyon'a sunması, Napolyon un da "tanrı bunun neresinde?" diye sormasına sebep olan denklem..
Büyük bir İslam araştırmacısı diyor ki: Matematikte 10 üzeri 50 sayısı imkansızı ifade eder. Bir örnekle açıklamak gerekirse, dünyada yaklaşık 100 milyar insan yaşamıştır. Bu 100 milyar insanın parmak izi, dil izi birbirinden farklıdır. Eğer rastgelelik (tesadüflük) olsaydı 100 milyarda 1 ihtimal gerçekleşir ve en az 2 tane parmak veya dil izi benzer olurdu. Buna ikinci bir örnek ise, DNA üzerinde bulunan Telomer adlı proteinin dizilimi ve bölünmesidir. yani özetle 100 milyar insanın telomerlerinin tesadüfen kendi kendine hatasız dizilme ihtimali 10 üzeri 50'den daha küçük bir ihtimali içerir. bu da demek oluyor ki matematik ve olasılık ilmine göre DNA üzerindeki telomerlerin kendi kendine anlamlı bir şekilde dizilmesi mümkün değildir.
sistem kendinin sorgulanmasından çok yıkıma uğratılması ya da bozulmasına tepki gösteriyor gibi duruyor.
Tanrı bunun neresinde demek sıkıntı değil de; hiçbir yerinde bir şey yok kafama göre takılabilirim noktasında olaylar gelişmeye başlıyor.
Tanrıya ihtiyaç duymadan ahlakileşebilen birey tanrısallaşmış demektir
Tanrı insana tanrı olabilme kudreti yüklemiş olamaz mı?
kendiliğinden iyilik yaratabilen, kandiliğinden ahlaki tavır ortaya koyabilen insanın tanrısallaştığı ortada
Hararet nardadır, sacda değildir,
Keramet baştadır, tacda değildir.
Her ne arar isen, kendinde ara,
Kudüste, Mekkede, Hacda değildir.
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |