Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
genel seçimlerden bahsetmiyorum.
böyle bir görevim olmadı.
oda seçimi gibi bir seçimde görevlendirilmiştim.
tercihe bağlı değil, bir tür zorunluluk diyelim.
bütün günüm ve hatta baş ağrısı yüzünden bütün gecem perişan olmuştu.
Masanın başından ayrılamamıştık.
insanların bir kısmının, çıkarları için nasıl birbirlerini parçalayacak kıvama geldiklerine; haksız olsalar dahi nasıl her şeye itiraz ettiklerine, gereksiz yere işi nasıl uzatıp polemik yarattıklarına ( taraf, grup şu bu ayrımı yapmadan söylüyorum ) bizzat orada şahit olmuştum.
Sonuç: Kalabalık bünyeme hiç yaramıyor :)
açıklamasını yapacağım başlık.
taksiciler servisçiler dolmuşçular odası seçimlerinden birisi değildir umarım dedirten seçim:)
zira bu saydıklarımın hepsinde sandalyeler havada uçuyor rant kavgası yüzünden:)
Bulunduğum ilçede 10 yıldır görev yapıyorum ve 10 yıldır belki bir seçimde evden izlemişimdir o da belki, onun dışında hep görev hep görev. Hadi ilkinde vatandaşlık görevidir, yerine getirelim dedik, hadi ikincisinde atla deve değil, görevimizi yine yapalım, üçüncü, dördüncü derken bu nedir, bir seçimde pas geçmiyoruz, okulda görev çıkan çoğu bayan hoca, çoluğumuz, çocuğumuz var bahanesine iptal ettiriyor, biz resen çıkan görevi illa yerine getireceğiz diye sabahın yedisinden, akşamın 10 una 11 ine kadar ayakta, onca stresle baş ederek sorunsuz bir şekilde atlatacağız diye cebelleşiyoruz. Az önce öğrendim ki yine çıkmış, hem de çifte ceza, ilçenin en sorunlu bölgesinde. Eşimi de beni de belki bu sefer pas geçerler diye ümid ettik ama yok. ertesi gün adliyeye gidip, ne olursa olsun görevi iptal ettireceğim, görev yapmayanlar yapsın biraz da, vatandaşlık görevi sadece bir kişinin üstüne yüklenemez herhalde. yıllardır, koskoca ilçede görev yapacak başka hoca kalmamış gibi, kadrolu sandık görevlisi olduk çıktık. 10 yılda bir ömür yetecek kadar görev yaptım, benden bu kadar. Baktım iptal etmiyorlar, en kötü para cezasına katlanırım, yine gitmem. Sandık başkanı olmak büyük sorumluluk ve yük, sürekli aynı kişilere yüklenmemeli, adalet sistemi biraz da kişilere adil davranmalı.
Sandık başkanı idim son seçimde.
Sabahın yedisinden akşamın yedisine kadar mahalleme en yakın lisede görevli idim. Çok yorucu idi. Ertesi gün izin de vermediler:)
Mahalleli beni bu sayede tanışmış idi.
Bu seçimde görev almadım. Zira pusulası çok, sayım işi daha zor. Ertesi gün kafam sepet gibi işe gidemem:)
her seçim olduğunda mutlaka görev alırdım. Bazen eğlenceli ve güzel geçiyordu. Bu sene seçimin ramazan ayına denk gelmesi sıkıntılı, insanlar gergin, aç susuz sabahtan akşama kadar yorucu olur düşüncesiyle kendi isteğimle görev almadım. Evde oturur dinlerim daha iyi. Her şey para demek değil, İnsan biraz kendine zaman ayırmalı . Ertesi gün de mesai olunca sıkıntılı hiç dinlenemeden iş yerine geleceksiniz. O yüzden görev almamak en iyisi alanlara da saygı duyarım. Allah kolaylıklar versin. İnşallah sıkıntılı bir seçim süreci olmaz.
Anlaşılan bazı meslek gruplarında gönüllülük esası ile görev alınıyor. O hâlde neden öğretmenlere zorunlu olarak, tepeden inme bu görev kitleniyor?? Öğretmenliğin diğer mesleklerden ne farkı var, eşitsizlik bence. Vatandaşlık görevi ise herkes vatandaş. Neyse, sağlık raporunu aldım, görev kağıdım gelir gelmez iptal ettireceğim inşallah.
nüfus yoğunluğunun fazla olduğu yerlerde bu şekilde az olduğu yerlerde ise tam tersi şekilde ...
görevlendirmeyi dört gözle bekleyenleri , hatta görevlendirmeler yüzünden kavga çıkaranları gördü bu gözler.
görevlendirmeler getiri durumuna göre kategorize edilip ona göre değerlendirme yapılıyordu.
getirisi yok: en son gelene kilitle , bayramlarda, resmi tatillerde ona yık ki yerinden kıpırdayamasın. Bunu
eleman uyanana kadar devam ettir. isyan ederse bir bahane bul amire ancak o zaman yansıt.
getirisi var: tanıdığa eşe dosta ver, diğerlerini listeye dahil etme.
ha görev konusu böyleyse adaylar konusuna girmiyorum bile.
neyse artık haberlerden izleriz vukuatlarını...
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |