Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
ülkemizde şiddete maruz kalan birçok kesimden biridir.eski eşinden şiddet gören kadın, doktor, sağlık çalışanı, babadan ,ağabeyden şiddet gören kız...örnekler uzayıp gider ne yazık ki.
çözüm ise caydırıcı cezalar ve eğitim dir.bireye eğitimin ilk basamağı olan ailede şiddetin olumsuzluğu aşılanırsa ve birinin kılına dahi dokunduğu zaman ağır cezalarla yaptırım uygulanacağını bilirse bunlar illaki bir gün azalacaktır.
Doğru bir önerme olup, bilhassa İlçe Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğünde çalışanların 5 katına maruz kaldıkları durum. Burada ilkokul öğretmenlerine büyük iş düşüyor. En azından lafdan halden anlamayı öğretseler yeterdi. Ama gel gör ki 1 haftalık mesaide en az 5 tartışma 1 de ağır hakaretli kavga.. Akşamları eve yaya giderken pusu kuran çiftçilerimiz var. Çekmecemde sallama taşıyarak işimi yapmak zorunda kalıyorum. Bir kez daha köy ilkokul öğretmenlerine sesleniyorum gerekirse hayvan eğitir gibi eğitin ama yeter ki eğitin be kardeşim...
şiddetin her türlüsünü kınayan bir kişi olarak özellikle hz. ali'nin meşhur sözünü akıllara getiren camiaya yapılanı ise en hafif tabirle adilik olarak tanımlamak gerekendir. öğretmen kişinin anne babasından sonra kişiye en çok emeği geçen kişidir. anne babasına dahi aynısını yapan nesilden de zaten daha iyi bir davranış beklemek aşırı iyimserlik olur.
öğretmen, avukat, mühendis, veteriner, çiçekçi, çiftçi şucu bucu.. hiç kimse için şiddet olmamalı, şiddet varsa eşit muamele görmelidir, sağlıkçıya yapılan şiidetin göz altı 3 güne çıkarılıyorsa sütçü ve sucukçuların hakkını kim koruyacak, diye düşündüren konu.
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |