Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
Tüm dünyanın evlere kapandığı karantinalı, yasaklı pandemi sürecinde evimizi paylaştığımız kedilerin sahipleri olarak "şu kedilerin dili olsa da konuşsa, bir anlasam dilinden, iki kelam edebilsek" diyecek kıvama gelmişken Amazon'un sesli asistanı Alexa'nın eski mühendisi tarafından tam da bu iş geliştirilen uygulamadır.
Her kedinin kendine ve sahibine özgü davranışı olduğu gibi birtakım sesler de yalnızca kedinin şahsına münhasır olduğu bilinmektedir. Fakat demişler ki kedinin sahibi sisteme önce kedisinin ne istediğini bildiği emin olduğu seslerini kaydetsin ve açıklamasını da eklesin. Oluşan kedi profiliyle bir başka sesin ne anlama geldiğini öncekilerin benzerliğiyle sistemde kayıtlı bir karşılığıyla buluverelim.
İşe yaramış mı derseniz kullanıcılardan biri her defasında " sana aşığım" diye tercüme edildiğini söylese de bundan şikayet edecek değilizdir. (Gülücük)
Henüz 13 ifade kayıtlı olan uygulama kullanımın artmasıyla sayesinde cağnım kedilerimizin dilini umarım ki anlayacağızdır.
Temennimizdir.
Kedi sahiplerine duyurumdur.
Sonuçlardan haber bekleyeceğimdir.
Ben yükleyeyim hemen.
Mama vereyim mi diyorum ver diyor.
Hep Aynı ses tonuyla.
Bir de yerini bellemiş; mutfakta en alt çekmecede onun mamaları.
Ben çekmeceyi açınca kolunu içine sokup mama seçiyor.
Sizi bir şekilde kendisine mahkum ederek insan tabiatıyla alakası olmayan şekilde davranan, oyunlar oynayan, tabiatınıza uymayacak şekilde ihtiyaçlarınızı karşılamaya çalışan başka bir türün sizi sahiplendiği(sizin rızanızın olup olmamasına bakmadan sizi sahipleniyor) sizi ömür boyu kendisine kul ederek tanrıcılık oyununa sizi esir ettiğini düşünün.
Aynen şu linkteki gibi bir pozisyonda olduğunuzu düşünün ama ömür boyu, bebeklikten itibaren.o vakit siz mahkum olduğunuz bu hayatın bir mahkumiyet olduğunun farkında bile olmayacaksınız, yaşadığınız hayatı gerçekten yaşamanız gereken hayat sanacaksınız.düşünün, düşünün...
düşünseniz böyle mi yaparsınız?
insan harbiden bu dünyanın kanser hücresi gibi be.
Bir üst yorumdaki en son cümleye katılıyorum.
Ondan önceki cümlelere kısmen katılıyorum.
Efendi olan biz değiliz kediler aslında.
İstedikleri her şeyi yaptırıyorlar.
Her şeyi...
Evin en sıcak baş köşesine kuruluyorlar.
En güzel yemeklerin tadına bakmadan rahat bırakmıyorlar.
Dışarı çıkmak istediklerinde belli ediyorlar.
Çoğunlukla da insanların dünyasına bile isteye giriyorlar.
Öyle olmasalar evdeki hamam böcekleri, karıncalar ya da sivrisinekler için de bir hegemonya kurduğumuz ve onları kafesteki çocukla bez bebek gibi oynayan goril gibi mahkum ettiğimiz ileri sürülebilirdi.
Videodaki gorilin çocukla oynaması gibi insanlarla oynayan başka insanlar var. Onlar çok daha tehlikeli aslında.
Evde kedi beslenmez bu bir zorbalıktır.
Sokakta kedi beslenmez çevre kirleniyor.
Eee ne yapalım ?
sokak hayvanları çöp kovalarını eşeleyip yiyecek arıyor.
Hiçbir şey yapılmazsa olacağı bu.
Bir de otoban kenarlarındaki ne olduğunu anlayamadan ezilmiş yavru kediler...
Bir tane bile kedi köpek ezmedim.
araba kullanmıyorum çünkü.
Yakın yerlere de yürüyerek gidiyorum.
Bir iş insanının Esra Ceyhan'a önerisi geldi aklıma.
O zaman A dan Z ye diye bir programı sunuyordu Esra Ceyhan.
adam canlı yayında dedi ki:
Esra Hanım ben bu sokak hayvanları meselesinin çözümünü biliyorum.
Esra Ceyhan "Buyurun efendim sizi dinliyoruz" dedi.
Büyük bir gemi bulalım. Bu kedi ve köpekleri dolduralım içine. Şimdi bu Çinliler kedi köpek
yemiyorlar mı ? Çin'e ihraç edelim.
Hep bu ilginç insanlar da A dan Z ye programına bir şekilde bağlanıyorlardı.
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |