Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
bir anda kopan bir fırtınadan sonra, ya da güneş açtıktan sonra ne varsa söze dökülmeyi bekleyen cümleler silsilesinin toplu eyleme geçtiği durum.
dumanı üstünde paylaşmak istediğim ama tam olarak ifade edemediğim ve bir türlü tam olarak (!) gelemeyenlerdir.
kaç zamandır zihnimin tavanına asılı duran sesler, şiddetli çatışmalara gebe. hatta kimileri loş bir ışığın altında sorguda. kimileri de bir köşeye sinmiş beklemekte.
öylece geçip gidiyor ve de öylesine delip geçiyor hayat. nerede sevinip nerede üzüleceğimizi unutur olduk. ağlanacak hallerimize çokça tebessümler yağdırdık. kezâ, gülünecek hallerimizin kıtlığı malum..
***
karın erimesine, yağmurun yağmasına, çiçeğin, böceğin doğadaki döngülerine mana yükledik. yüklettiler!.. kıl kaptık her bir şeyden!..
paçalarımız kan kızılı ile tutuşurken, biz en afilli havaları oynadık parmaklarımızı şakırdatarak...
"amann ne olmuş sanki" cümlesini meze niyetine hiç eksik etmedik sofralarımızdan... şükür (!)
bir rahat etmedik, ettirmediler arkadaş! "bana dokunmayan yılan bin yaşasın" şarkılarının eşlik ettiği deniz manzaralarına, şöyle iki tek atamadık keyifle. keyfimizi neden kaçırıyorlar diye diye sövdük durmadan.
"ne yaptı ki size (?) " sorusunu gözlerine soka soka anlatmaya çalıştıysak da, anlamadılar. bir cahil (!) kesimin laf anlamaz söz dinlemez hallerine kaldık yıllarca.
e ama, biz de insanız (!) yahu...
Kalıplaşmış saçma fikirlerle mücadele etmek, tepki göstermek yerine dalga geçmek istiyorum.
Bazı insanî durumlar belirli nesneler üzerine kodlandığı için kalıpların dışına çıkamıyoruz.
Basmakalıp düşüncelerin ve uydurma fikirlerin evrensel gerçeklerle uyuşmadığının Ay'ın Dolunay evresi kadar aşikâr iken fikirlerdeki sebat, milyonlarca yıl yoğun ısı ve basınç altında kaynaşmış karbon elementi gibi...
Mamafih, her şey beyhude.
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |