eşimin haftada bir gün gittiği, illa bir yerini sakatlayıp geldiği, spor dalı.
her erkeğin illa ki bir kere gitmiş olduğu süper eğlenceli ortamdır. hele bir de Allah'ını sevip defansa gelenler olursa tadından yenmez.
gönüllü kalecinin zor bulunduğu maç türü
fizik tedavi profesyonellerinin oyuncularını "en iyi müşterilerimiz" diye nitelendirdiği Türk sporu
dar bir alanda genellikle altışar veya yedişerli grupların karşılaşması esnasında kim yenerse hesap ona düşer şeklinde kumara çevrilen spor
eğlenceli olduğu kadar, riski de olan sakatlanmaya son derece müsait ortam.
belli bir yaştan sonra kel, göbekli ve topun peşinden koşarken soluk soluğa kalan insanlar ile yapılan maç.
bu maçlarda hep bir kişi eksiktir ve o bir kişi son dakikada bulunur
genelde -içindeki futbol aşkı sayesinde teknik, taktik, efor gibi kriterleri önemsemeden Allah ne verdiyse yardıranların- yaptığı maç.
önceki memuriyet hayatımda arkadaş çevremin kalabalık olması sebebiyle haftada 2 kez yaptığım maç. kaleci bulmak oldum olası zordur bu maçlarda, kaleciyi geçtim defans da bulunmaz kolay kolay, herkes de bir van basten havası vardır.