Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
gariptir, bölüğe ilk girdim bi yazıcı vardı en üst devre.
3/5 güne gidecekti, onunla 10 gün falan yazanede takıldım,
giderken bana '' seninle askerlik yapmak isterdim '' demişti,
olayın garipliği şurada, ben de yazıcı oldum, en üst devre idim torunlarım gelmişti,
gitmeme birkaç gün vardı ve torunum bana '' abi askerliği seninle yapmayı çok isterdim '' demişti.
hem dedemden hem torunumdan aynı cümleyi işitmiştim.
acemi birliğindeyiz, öğle yemeğine tümgenral gelecek,
aramızdan bir masa seçip onlarla oturup yemek yiyecek.
paşa gelmeden önce ortalık tam bir hengame yeri. bütün rütbeliler sağa sola koşturuyor, bağırmalar, çağırmalar..bizler sıkı sıkı tembihleniyoruz, '' sakın komutan yemeğe başlamadan yemeğe dokunmayın,
kaşığı çatalı gürültü yapmadan kullanın, komutan ne sorarsa evet ya da hayır deyin. cümle kurmayın vs.
yani olayı nefes almayına kadar getirdiler. içimden diyorum kimin masasına oturursa ayvayı yedi. neticede hepimiz acemi askeriz. komutana hocam diyen bile vardı o derece.
neyse paşa geldi yemekhaneye hepimiz ip gibi dizildik masaların başında, bekliyoruz nereye oturacak.
paşa ağır adımlarla ilerledi ilerledi veee evet bildiniz, benim masama oturdu, benim dediğime bakmayın 10 kişiyiz masada, masanın en başında da ben varım. paşa tam önümde durdu bana bakıyor, avazım çıktığı kadar bağırıp tekmil veriyorum. paşa sakince beni dinletikten sonra, gülerek '' piyango sana vurdu gökhan '' dedi. oturduk masaya, bütün yan masalara da albay, yarbay, binbaşı ne kadar rütbeli varsa konuşlandı. yemekler geldi, ufaktan yemeye başladık, menüde balık var. paşa ne sorsa evet hayır diyoruz, içimden '' kaç kere paşa ile yemek yerim ki? '' dedim, ve koyverdim.
-komtanım maşallahınız var, baya genç duruyorsunuz?
+(hafif süzerek) ne sandın oğlum, gençliğimde dağ kadrosundaydım ben!
-belli oluyor komtanım.
+yemeği nasıl buldun?
-ben pek balık sevmem komtanım, olsa da olur olmasa da. mesela bu balık ne onu bile bilmiyorum.
+uskumru oğlum bu!
-haa öyle mi....
+bu yemekhanede yemek saatlerinde şarkı-türkü olsa nasıl olur?
-pek iyi olmaz komtanım!
+neden?
-komtanım düşünsenize, ankara havası çalsa, ankaralılar kalkar oynar, halay çıksa millet halay çeker.
-bence marş çalsa daha iyi olur.
+evet marş daha mantıklı.
böyle havadan sudan devam etti muhabbet. paşa gittikten sonra diğer nefes bile almayın diyen rütbeliler beni çağırdı, '' ne kaynattınız lan o kadar '' dediler. ben de '' valla komtanım, komtanımız konuşmayı seviyordu eşlik ettim '' deyince, aferin iyi konuştun dediler. bu da böyle bi anım işte paşa ile geyik anısı. tabi pot kırıp askerliğin işkenceye dönüşmesi de olabilirdi, bunu usta asker olduktan sonra anladım, aynı cesareti usta askerken gösterir miydim bilmiyorum.
kıbrısta her cuma günü girne meydanda bayrak töreni yapılır
türk bayrağı ve kıbrıs bayrağı ,istiklal marşı eşliğinde göndere çekilir
bayrak töreninin yapıldığı yer deniz kenarı olduğu için kışın çok fazla rüzgar ve kıyıya vuran dalgalardan sıçrayan suyla ıslanabilirsiniz:)
bizden 1 yıl önce bayraktarlardan birisi rüzgarda dolanan ipi zorlayınca çekerken bayrak kopup denize uçmuştu, haliyle tören sırasında bu olunca sonu felaket oluyor:))
ben de bayraktar olarak kıbrıs bayrağını çekiyordum ve yan tarafımda da türk bayrağını eskişehirli bir arkadaş çekiyor, burada aynı anda çekip bağlayıp geriye dönüp selam vermeniz gerekir, istiklal marşının ilk kıtası bitmeden bunu yapmalısınız.
benim ip dolanmış bayrak çıkmıyor yukarıya, göz ucuyla yan tarafa bakıyorum diğer bayrak da dolanmış o arkadaş da dövüş halinde iple
aklımıza da bizden önce bayrağı kopartanlar geliyor tabi:)
uğraşıyoruz ama cıkss olmuyor, en son ilk kıta bitmeden bayrakları bağlayıp geriye yürüyüşümüzü yapıp selam verdik
bi baktık bayraklar yarım mesafe yüksekliğe bile çıkmamış:)
içimden diyorum aha hapı yuttuk tören sonunda:)
marş bitti ve arkadan bir ses : oğlum yas mı var da bayrakları yarıda bıraktınız düzgünce niye çekmediniz lan:))
olamadığı için anlatamadığım, yapanlardan dinlerken hafiften imrendiğim bence keyifli ve önemli bir vatan görevi...
Genelde rütbelilere yapılan artisliğin destanlaştığı,aksiyonu bol ve inanılması güç marvel dünyasına benzeyen hikayelerin olduğu yer. En meşhur olanı helikopterden helikoptere atlarken jarjör değiştirme.
triyajdır. herkesin hayatta bir acemi birliği vardır, benimki de triyajdır. bby diye bir tanı dolaşıyor ilk zaman. aramadığım motor, bakmadığım not kalmamış, kendime yedirip de soramamıştım vaktinde kimseye. çok sonraları öğrendim ki bir çoku yok diye aralarında uydurmuşlar. anlamakla birlikte öğrendiğim durumdur ki teorik olarak bilebilirsiniz ama hayat askerlikse uygulamada hep bir acemi birliğiniz olacak.
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |