 Türkiye'nin memur portalı |
 Oturum aç
 Üye ol
 Parolamı unuttum
|
Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç
Üye ol
Parolamı unuttum
|
Geçen gün markete girmiştim.
Kart yerine kasiyere yanlışlıkla ulaşım kartı vermişim.
Kasiyer okutmaya çalışıyor cihaz okumuyor.
Halbuki çok daha ince bir kart, ikimiz de anlamıyoruz kasanın başında cebelleşiyoruz.
"Bir daha bakın isterseniz." diyorum.
Allah'tan arkamda müşteri yok.
Kıvranıyoruz.
Sonra marketin müdürü geliyor.
O da uğraşıyor, didiniyor.
Hiçbirimizin aklına kartı incelemek gelmiyor.
Sonra kartı elime alıyorum.
Kafamdan aşağı kaynar sular dökülüyor.
Doğru kartı çıkarıp veriyorum.
çok komik olmasa da son senelerde yaşadığım bir olay. Şehirlerarası otobüsle yolculuk yaparken büyük bir dinlenme tesisinde aynı firmaya ait otobüslerin de olduğu bir yerde mola verildi. Mola biterken otobüsün nereye gideceğini bakmadan kendi otobüsüm diye dalgınlıkla binmiştim. yarısı boş olan otobüsün hareket ettikten sonra ters istikamete gittiğini görünce yanlış otobüse bindiğimi fark ettim. epeyce sıkıntı yaşadım.
Eşimle dışarıda yemek yemiştik bir yerde, üstüne tatlı söyleyeceğiz. Eşim garson geldiğinde, haydarpaşa tatlısı istiyoruz deyince, ben gülmekten garsonun surat ifadesini bile göremedim. Eşim, Kemalpaşa tatlısı ile buralarda(trakya bölgesi) meşhur olan hayrabolu tatlısını karma yapıp yeni bir tatlı türü icat edivermişti, tabi lafta, asıl istediğimiz hayrabolu tatlısıydı. Arada hatırlatır, takılırım; güleriz.
köy yolunun ortasında arkası dönük şekilde oynaya oynaya giden adam arkasından gelen ve sürekli kornaya basan aracı kendi bineceği, tanıdığı araç zannediyor. :)
Oynama işini biraz daha uzatıyor.
Araç arızalanmış ve bizimki biraz yürümeye karar vermiş.
Yalnız anlamadığı bir konu var.
Arkadaki araç zannettiği araç değil ve şoför yoldan çekilmeyen bu garip davranışlı adam yüzünden delirmek üzere. Yolcularsa gülerek adamı izliyor.
Bankaya uğradık.
Amacımız lot altında kalan küsüratlardan ve karmaşadan kurtulmak.
Nasıl yapacağımızı bilmediğimiz gibi banka çalışanlarının da bunu bilmediğinden eminiz.
Gittik talep ettik , mırın kırın ettiler, orayı burayı aradılar, dilekçe milekçe aldılar.
Her neyse bir şekilde hem ne yapılacağını öğrendik hem de öğretmeye vesile olduk.
Orada girdiğimiz şekillerden hiç bahsetmiyorum.
Bir kağıt var, kalan rakam 0,027 kuruş mu ne. :) :)
Komedi bundan sonra başladı.
Bankadan çıktık.
Ben şaklabanlık yapıyorum.
Küsüratlar toplamda 20 TL gibi bir miktar tuttu.
Hesaba aktarılsın diye dilekçe verdim.
Taklidim şu şekilde:
Hele bir yatırmasınlar; Elime bir "Daş" alıyorum, bankanın önüne gidiyorum " Verin la 20 liramı yoksa camlarınızı indiririm" diye bağırıyorum.
Güzel geyik döndü akşam akşam... :)
| İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |