Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
Alfabemizdeki Ğ harfi her ne kadar şekil olarak G'ye benzese de uygulamada K harfini yumuşatmaktadır.
harfler seslerin sembolleridir
sembolü olan sesler yani alfabede bulunan seslerin katlarca fazlası sembolize edilmemiş seslerdir.
ülkemizde sesleri sembolize etmek için latin alfabesi kullanılmakta, latin alfabesi adı üzerinde latin milletlerinin konuşurken çıkardığı sesleri sembolize eden bir alfabe
latin olmadığı halde latin alfabesini kullanan milletlerin konuşurken latin dillerinde olmayıp kendi dillerinde olan sesleri sembolize etmeleri için yeni harfler oluşturulması gerekmekte
türkçe karakter olarak bilinen ç ş ö ğ bunlara örnektir.
bu girizgahtan sonra ğ'nin kimsenin yumuşak hali olmadığı konusuna giriş yapmak için uygun zemini kısmen hazırladığımı düşünüyorum
ş harfi nasıl ki s'nin yumuşağı değil ve yumuşak se diye okunmuyorsa aslında ğ de k ya da g'nin yumuşamış hali değildir.kendisi adlandırılırken ğa ya da ğe şeklinde adlandırılmasının telaffuz zorluğuna sebep olacağı düşünülerek zatı alileri yumuşak g olarak adlandırılmıştır
bu basit konuyu daha uzatmak istemediğim için entrimi burada noktalıyorum
sanıyorum ki bilal bile ğ'nin neden ğa ya da ğe diye değil de yumuşak g adıyla anıldığını anlamıştır
Orta ikide iken Türk Dili ve Edebiyatı öğretmenimiz ng sesinden bahsetmişti.
Her bölgede değilse de bazı bölgelerde n harfinden sonra g harfinin eklenerek yeni bir ses oluşturduğunu söylemişti.
Artdamaksıl genizsil ünsüz adı verilen bu ses Osmanlı döneminde kullanılıp harf olarak da simgeleniyorken dilimizde bu harfin karşılığı yok.
Tengri
Dengiz ( Deniz ) falan gibi.
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |