Türkiye'nin memur portalı

Oturum aç Oturum aç Üye ol Üye ol Parolamı unuttum Parolamı unuttum

microoop

Bu üye Yazar

Bu üyenin profil sayfasına git

1,493 entry 460 konu hiç puanı yok
04.07.2021 04:38 son işlem tarihi takip etme takip et

Memurlar.Net

Üniversiteden mezun olduğum günün ertesinde tanıdığım ve o günden beri severek takip ettiğim.. kpss forumlarında, sınav, tercih, atama ve mülakatlarda o zamanki üyelerle birlikte aylarca kafa patlattığım.. tüm engelleri aşarak memurluğa atandığımı öğrendiğim ve o anı yine forum arkadaşlarıyla birlikte kutladığım.. bazen gerçek hayata evrilen samimi ve dürüst arkadaşlıklar, bazen de kısa-uzun süreli duygusal ilişkiler yaşamak zorunda kaldığım.. günlerce gelmeyen mesajları beklediğim.. yaş, yol ve tecrübe aldıktan sonra sözlüğü daha çok kullanmaya başladığım.. kızgınlık, mutluluk, öneri ve eleştirilerimi bu platformda ifade ettiğim kısaca acısıyla tatlısıyla hayatımın gençlik kısmı diyebileceğim 16 yılını geçirdiğim, bana çok şey kattığını düşündüğüm belki de en sadık olduğum hususlardan bir tanesi.

Dedik ya, gençlik kısmı.. Belki de yaş aldığımız için rahatsız etmeye başladı bilmem. Son yıllarda sağdan soldan ortadan her yerden fırlayan reklamlar dolayısıyla bu birlikteliğe son vereceğim hiç aklıma gelmemişti. Belki de bunları engellemenin bir yolu vardır ve teknolojiye yenildim.. Belki de site yönetimi haklıdır, ayakta kalmalarının başka bir yolu yoktur, bilemiyorum. Öyle bir haldeyim ki; bir konuyu sözlüğe aktarmayı başarmak adına reklam kapatmaktan içimizdeki ilhamı küstürür olduk. İlham küsünce yazar üzülüyor, yazar üzülünce de yazılara son vermek kaçınılmaz oluyor maalesef.

Daim olmanız dileğiyle yaşattığınız her şey için teşekkürler..

04.07.2021 04:38
  1. peki

    tüm triplerin anası hatta babasıdır. "Peki" den önce gelen diğer dalgaları ki bunlar;

    "nasıl istersen" (dediğimi yapmıyorsun ama yapacaksın),

    "sen bilirsin" (istersen yapma),

    "gerek yok" (yapma da bi görelim),

    "anladım" (hayatı senin burnundan nasıl getireceğimi biliyorum),

    "neyse" (seninle sonra hesaplaşacağız), ve

    "doğrudur" (yazdım bunu sen bittin)'i iyi yorumlarsak "peki"yle çok sık karşılaşmayacağınızı ve sıkıntılarınızı daha kolay çözeceğinizi düşünüyorum.

     
  2. tokyo

    çinlileri küçümseyip beğenmeyen ama dünyada herkesin bildiği sanat eserleri olan boğaz köprüsü, new york Statue of Liberty özgürlük anıtı ve eyfel kulesinin birebir taklitlerini görebileceğiniz "doğunun başkenti" olarak bilinen koca metropol. Türklere karşı kesinlikle bir saygı var bunu hissedebiliyorsunuz. özellikle aileniz ile birlikteyseniz konaklamak için popüler olan kapsül otelleri tercih edemeyeceğim çünkü onlar barış manço'nun bize tanıttığı günler gibi değil artık, şu an başka amaçlar için kullanılıyor.

    elektronik alışverişleriniz için akihabara, alışveriş merkezleri için shinjuku tarih ve kültür için asakusa gece hayatı ve herşeyin bir arada olduğu mekanlar için ise shibuya ve yamanotesen bölgelerini gezmeniz tokyo için genel bir yeterlilik sağlayacaktır. ginza da sadece gezin, alışveriş yapmaya kalkmayın zira tokyonun nişantaşı gibidir. aynı şeyleri shibuyaya'da daha ucuza edinebilirsiniz. metro haritası edinirseniz eğer sayılan yerlere çok kolay ulaşabilirsiniz. bir çok uzak doğu ülkesinde olduğu gibi tokyo'da da ordu'lu kardeşlerimiz tokyo camisinin civarında yerleşiktir. kendinizi bir an türkiye'de hissedebilirsiniz. Kısacası; Hayatın her anına işlemiş ve oturmuş düzen ile sınırları belli olmayan ve her yerde hissedilen güven demek. Aradığınız her ne ise muhakkak Tokyo?da vardır. Bilmem belki fazlası da vardır.

     
  3. konuların birbirinden etkileşim ile açılması

    sabote etmek, biraz da eğlenmek amaçlıdır.

     
    (Bkz: müsteşar'ın nihat doğan'a tepki göstermesi)(Bkz: nihat doğan'ın müsteşara haddini bil lan demesi)(Bkz: al müsteşarı vur nihat doğan'a)
  4. türkiye'de evlilik

    evliliğin gerektirdiği sorumlulukların farkında olan ve bunları yerine getiren iki birey olduklarını farz edersek eğer; tamamen erkeğin maddi ve manevi tavizleri üzerine kurulu dayatma kurallardan teşkil eden ve yıllar geçtikçe de saçma sapan bir hal alan bir kadın ile bir erkeğin çocuk sahibi olmak amacıyla yoğun çevresel etkilerle gerçekleştirdikleri hayat birleştirme operasyonu. kadının tavizleri uyum göstermek yerine sadece "ama kaç defa küstük ilk ben geldim" den öteye geçmemektedir. Düşünülen zaten ayrı ayrı hayatlarda var olan huzur ve mutluluğun birleştirilerek çoğalacağıdır ancak bizim ülkemizdeki evlilikler genellikle çatışma savaş ve güç gösterisi haline döndüğü için olan mutluluk ve huzur da kaybolmaktadır. artık ne hale geliyorsa aynı evin içinde insanlarımız..

    iyi örnekler yok mudur? Gün geçtikçe daha da azalmaktadır, azalacaktır..

     
  5. konuların birbirinden etkileşim ile açılması
     
    (Bkz: karısının ütülediği gömlekle sevgilisiyle buluşmaya giden adam)(Bkz: Sevgilisi ve karısının ütülemediği gömleği kendi başına ütülemek)(Bkz: sevgilisin ütülediği Gömlekle karısıyla buluşmaya giden adam)