Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
Dünyanın en zor işidir. Örtmenlerin bitmek tükenmek bilmeyen kaprislerini, yine öğretmenlerin bitmek bilmeyen isteklerini yerine getirmekten ibaret olan ve yıllarca süren bir nefis eğitimidir adeta. Öğrencilik zamanında insanın sahip olduğu yaratıcılık ve özgüven gerek sistem gerekse de örtmenin yetersizliği karşılığında törpülenerek tek tip insan olarak doğaya salınır. Bütün bu eziyetin maliyeti ise çok yüksektir. anaokul, ilkokul, ortaokul, lise, üniversite dönemlerinde harcanan paraların tek amacı ise bu diploma sahibi olunca karın tokluğuna çalışacak bir iş bulabilmektir. Ki işsizlik rakamları düşünülünce bu düşük beklenti bile gerçekleşmemektedir. Velhasıl kelam öğrencilik hayatı, insanın en güzel günlerini örtmenlerin ve sistemin çapsızlığı yüzünden beyhude şekilde oyalamasıdır.
Dünyanın en güzel mesleği sanırım
Üzerine düşen sorumluluğun minimum düzeyde olduğu tek zaman
Sonrası mesleğe atılma ve hayatın gerçekleri
ülkemizde içi boş teneke misali kafası boş, beceriksiz bir mezun olmaya giden yoldur.üniversite mezunu olup mesleğini icra etmeyi bilmeyen vasıfsız eleman tarlasına döndü ülke..
muhasır medeniyetler seviyesine ulaşmamızın önündeki başlıca engel eğitimin niteliksizleştirilmesidir.menderesle başlayan eğitime hıyanet projeleri günümüzde de başka hainler tarafından devam ettirilmektedir.
eğitimde bu kadar vizyonsuzluğu, bunca sistem değişikliğini tesadüflere bağlamak iyi niyetten öte biraz salaklığa işaret eder.
durum bu iken niteliksiz eğitimin suçlusu öğretmenler midir?
Başöğretmenimiz uluönderimizin 'öğretmenler yeni nesil sizin eseriniz olacaktır' vecizesi aklınıza gelince sizin de yüreğiniz eziliyor diye düşünüyorum.
Geçmişe dönüp bakarken insanın yüzünde tatlı bir tebessüm bırakan okullu olma durumu.
Demin lise arkadaşımla buluştum bir iş için Ankara'ya gelmiş lise yıllarını yad ederken ne güzel günlerdi..
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |