Türkiye'nin memur portalı

hiç kasılmaması gerek insanın..olduğun gibi ol yeter..en azından baştan beğenmesin beğenmeyecekse..evlenince düzelmez,evet kesin bilgi.

ekmek,balık ızgara,mazot,tiner,yağmur sonrası toprak,iğde çiçeği...en son keşfedip cennetten çıkma olduğunu düşündüğüm ama her nasılsa üretimi durdurulan bir parfümün kokusu..paul smith story.dünyadaki son şişesini ben almışım sanırım :) evde otururken falan aklıma geldikçe sıkıyorum sadece kendim için..balicilerin bali koklaması gibi koklayıp duruyorum.

diğer insanların bu kadar kolaylıkla yapabildiği şeyleri yaparken şaşırıp kalan insan evladı..adeta uzaydan gelmiştir ve dünyaya ait birçok yaşam bilgisi ona verilmemiş,kendi aciz beyniyle yırtına yırtına edinmek zorunda bırakılmıştır.en ufak yenilik, uyum sağlamayı gerektiren şeyler karşısında bile apışıp kalır,eli ayağına dolaşır,popüler ifadeyle 'o lanet stres yönetimi'ni bi türlü beceremez.paniktir,şaşkalozdur,dürtüseldir,anlıktır..strateji,plan yapamaz..satrancı bırak tavla bile oynayamaz,gelişine yaşar hayatı..birilerinin her şeyi aşıp geldiği bir nirvana noktasıdır belki gelişine yaşamak ama onun için hiç de öyle değildir.sürekli korku ve kaygının elinde , elinde olmayan şeyleri kontrol etmeye çalışarak,birkaç tane antidepresan ve antipsikotik olmadan işe gidip gelemeyen kişidir.

küçüklükten beri yoğun dini baskıya maruz kalmış, hep erkek okullarında okumuş,karşı cinsi şeytanlaştıranların dillerinde solmuş bir buhur-u meryem dir.

hiç beceremiyorum özellikle bilgili,kültürlü gördüğüm ya da bir gönül ilişkisine yelken açmaya çalıştığım kişiyle konuşurken..sanki her sözüm bir bilimsel veri içermeli ,aforizma parçalamalıymışım gibi kasılıyorum..