Türkiye'nin memur portalı

Oturum aç Oturum aç Üye ol Üye ol Parolamı unuttum Parolamı unuttum

yürürken konuşmak için ara ara duran insan

paylaş araştır

 

  1. aynı anda iki işi yapamayan türdür

    yolda arkadasınızla yürüyorsunuz bir şeyler anlatıyor birden duruyor konuşmaya devam ediyor sanki yürüken anlatırsa heyecanı kayboluyor.

    e gerizekalı sen yürüken aynı zamanda konuşamıyor olabilirsin, ama ben yürüken aynı anda duyabiliyorum

    yürüme organı ayak duyma organı kulaktır.

     
  2. o anda söylediği şeyin önemine dikkat çekmek isteyen insan tipidir. Normal konuşma esnasında cümlelerine ara verip söylediklerinin etkisini muhatabında gözlemlemek isteyen insan tipiyle yakından akraba olduğu düşünülebilir.

     
  3. kaldırımda yürüyen yayaları etkileyen, arkasından gelen kişileri rahatsız eden, ara ara çarpışmalara neden olan ve sinirleri zorlayan insandır.mehter takımı misali yarım saatlik yolu bir saatte bitirir ve konuştuğu kişiye işkence çektirir.

     
  4. böyle bir arkadaşım vardı diye anılara daldıran başlıktır.

    hakikaten, herif yürürken bi şey söyleyeceği zaman eliyle omzumu tutar, kendisi durur, beni de haliyle durdurmuş olurdu. ulan bişey değil, o durumda adamın anlattığına da konsantre olamıyordum. o durdurulmuşluk hissi kulaklarıma perde gibi iner, adamın sadece dudak kıpırtılarını görürdüm. "neden burhan neden beni durduruyosun oğlum?" diye içimden geçirir, sonra bu sözünü bitirince yürümeye devam ederdik. bi süre (bunların hepsi aynı gün içinde, yarım saatlik bir sürede oldu) böyle yürüyüp mesasfe aldıktan sonra burhan gene omzumu tutar, aynı senaryo bir daha yaşanırdı. o esnada ben de burhan'ın psikolojik sorunları olup olmadığını düşünür, o kendince bişeyler anlatırken, dudak kıpırtılarına bakar, içten içe üzülürdüm bu haline. çünkü daha evvel böyle bişeyi onda görmemiştim. yürürken aynı zamanda konuşabiliyordu burhan, bunu yapabiliyordu. peki ne olmuştu da o gün böyleydi? en son ne zaman konuştuğumuzu düşündüm burhan'la. o beni durdurup durdurup bişeyler anlatırken ben de aklkımdan bunları geçirdim her seferinde. acaba ailevi bi sorunu mu vardı? yoksa ergenliğin bünyeye kazandırdığı bir tür semptom muydu bu? (yaşımız da elbet 14-15 civarıydı) bu durum kalıcı mı olacaktı burhan'da?. ben buna nasıl dayanacaktım?

    bunları düşünürken burhan'ın dudak kıpırtılarını görmezden gelip onu uyarmak istedim. burhan dedim, "yürürken beni durdurmasan? bak oyalana oyalana yürüyoruz zaten, sen hem yürü hem de anlat. hem sen duruyosun hem de beni durduruyosun. sıkıldım valla hea..." kabilinden birşeyler geveledim. üç aşağı beş yukarı bunlardı söylediklerim. sitemle karışık bir uyarı...ancak bizim burhan hem bişey demedi, hem de ilk fırsatta yine beni durdurup konuşmaya devam etti. durum can sıkıcı bir hal almaya başladı. inadına yapıyo diycem nerdeyse ama burhan öyle bi herif değil! şu hayatta tanıdığım en saf ve temiz insanlar listesinde ilk üçe rahat girer. belki 1. bile olur yani o derece...(hala da öyledir, bir çocuk babası burhan)

    neyse ki bu hali fazla uzun sürmedi. o günden sonra ne kadar süre görüşmedik hatırlamam ama bu tik'ini bıraktığını görmek beni sevindirmişti.

     
    (Bkz: anı sokması)(Bkz: hatıralar)
Entry yazmanız için üye olmanız gerekmektedir. Üye olmak için tıklayın, üye iseniz lütfen oturum açın.