Türkiye'nin memur portalı

mezar taşına tebligat yapan postacı

1. görevini abartarak yapan posta görevlisidir. ne diyeceğimi bilemedim. hem saf, hem görevini tam yerine getirmek isteyen birisi.

   geçenlerde burada #115h entryimde adli tebligatların, tebligat kanununa göre basıl yapılması gerektiği ve şartlar oluştuğunda postacı tarafından kapıya asılması gerektiğinden bahsetmiştim. ancak buradaki görevlilerin bırakın kapıya asma için şartları yerine getirmesini, komşuya vs sormayı, ankara'da 1 tane mevcut olan trafik tescil şube müdürlüğünü bulamadıklarından iade tebligat getirdiklerini söylemiştim. işte iç anadolu postacısıyla ege postacısının farkını şimdi göreceğiz;

   yargıtay'a temyizen giden bir davada postacı gitmiş, tebligat yapılacaklardan birisinin öldüğünü öğrenince uğraşıp gidip mezarlığını bulmuş. tebligatı mezar taşına astıktan sonra, tebliğ zarfına da "vefat" kelimesini Ege ağzıyla "mefat" şeklinde kullanarak, "Tebligat, muhatap mefat ettiğinden kabir taşına yapıştırılmıştır. Tebliğ edilmiştir" yazarak imzalamış.

   Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nda da günün olayı olmuş.

   şimdi hangisi daha makbul? hiç görevini yapmadan geri getiren mi arayıp ölünün mezarını bulan postacı mı? en makbulu ikisinin arasında bir yerlerde ama postacı da kendi kafasınca doğruyu yapmış işte. kızmak yersiz olur.

    
   • paylaş kısa yol
   • 14.05.2015 02:19
     Herturluyazar
   • beğendim
   • şikayetçiyim