Türkiye'nin memur portalı

Oturum aç Oturum aç Üye ol Üye ol Parolamı unuttum Parolamı unuttum

çavdar tarlasında çocuklar

paylaş araştır

 

  1. teoman'ın gönülçelen adlı şarkısından dolayı merak ettiğim, adı sonradan çavdar tarlasında çocuklar olarak değiştirilmiş -aslında özgün adı bu olan- severek ve ilgiyle okuduğum bir j. d. salinger romanı. kitapta herkesin kendinden bir şeyler bulmaması mümkün değildir.

     
    (Bkz: gönülçelen)(Bkz: j.d.salinger)
  2. Kitabı yeni okumaya başladım ve çok beğendim,sürükleyici ve ilginç bir kitap .

     
  3. yeni baskısı ve çevirisi ile okuduğum, isminden ötürü ön yargı ile baktığım ve beni yine utandıran jerome david salinger'in romanı. okuduğum güzel kitapların arasına girdi. evet kurgusundan ziyade büyümeye başlayan bir çocuğun gözünden dünya, yaşam ve insan analizleri. ezberleri bozan, ezberlere ve dayatmalara başkaldıran holden'in kardeşine olan sevgisi çok etkileyici.

    'bir şeyi yapıp/yapmayacağınız ancak yapınca bilebilirsiniz.'

    ergen dönemi kaliteli manada sunan sayılı eserlerdendir. herkese hitap eden, sorgulamanın portesini bulacağınız bir eser. iç hesaplaşmasını ve bilinçaltını sunarken aslında birçok kişinin de beynini/yüreğini yansıtıyor.

    evet belki kahramanlar çok pasif/sıradan gibi duruyor ama yine de herkese bir şeyler kazandıracak bir yapıt.

    nötr-negatif-pozitif manada niteliklerine karar veremeyeceksiniz.

     
  4. çevirisinden olumsuz bahsedilen ama okunduğunda çok ta kötü olmadığını anlayacağınız eser. kötü reklam olmasın diye yayın evi vermiyorum dostlar. hakan günday'ın kinyas ve kayra'sı gibi sorgulamaya dönük eserleri seven dostların seveceği bir kitap. okuyun, okutturun...

     
  5. aslında ergenlik bunalımlarının ve insan analizlerinin tahlili ağırlıklı olsa da başlı başına bir burjuva hayatı incelemesidir.

    ailesi çok zengin, özel okullarda okumuş/okuyan, sanat ve edebiyat algısı yüksek, son derece zeki ve sorgulayıcı bir gencin dar (burjuva) çevresi üzerinden yaptığı/yapabildiği birkaç günlük bir macera sorgulamasıdır. o bir kaç günde, baba parasıyla okuyan, kendisinden son derece yüksek beklentilerin olduğu, ancak bunların altında ezilmek istemeyen, kendi yolunu çizme hayalleri kuran ama bunu yapabilecek cesarete sahip olamayan bir muhallebi çocuğu olan holden caulfield'ın hayat algısı sunuluyor okuyucuya. o algı o kadar steril ki, orta sınıf insanının anlamayacağı, hayatta kendine hiç dert etmeyeceği şeylerle küçük kafasını yoran biri gibi kalıyor holden. tabi ki bize göre. o küçük kafa aslında halktan kopuk kaymak tabakanın kafası bir yerde. dertleri başka, güldükleri, ağladıkları, hissettikleri ne varsa sıradan sokaktaki insandan farklı. 26 bölümlük kitapta bunu neredeyse her bölümde yapıyor yazar. dolayısıyla kendi hayatı olup olmadığını merak ettiğim bir hayat bu. araştırmadım ama muhtemelen yazar kendisi üzerinden kurmuş romanı. iyi de yapmış elbet. edebiyat dediğimiz de tam olarak bu işte. hayatta hiç karşılaşmayacağımız insanlar tanımak, göremeyeceğimiz yerler görmek, hiç aklımıza gelmeyecek karmaşık duyguları hissetmek ancak böyle başarılı romanlarla, kısacası edebiyatla olur.

    kitabı okumak isteyenler için detay bilgi vermek istemiyorum ama özellikle ilk gençlik yıllarında burjuva veya halktan, hiç fark etmeksizin kadın erkek herkesin okuması gerek bir roman.

     
  6. samimi liseli zengin bir ergenin diliyle yazılmış etkileyici bir kitap. aynı sosyal sınıftan olmasak da Holden öyle samimi ve duru bir şekilde hislerini,sorgulamalarını, iç dünyasını açıyor ki onu sevmemek elde değil. kitabın adı cezbetmişti başlangıçta beni.

    neden çavdar tarlasında çocuklar? çünkü onlar holdenciğimizin kurtarmak istediği insan grubudur. Çavdar tarlasında koşan çocuklar tarlanın ucundaki uçurumdan atlamadan önce onları yakalamak istediğini anlatır. Çünkü çavdar tarlasında tüm masumiyetleriyle koşan ve eğlenen çocuklar, hayatın acımasızlığıyla o uçurumdan düşünce karşılaşırlar. holden da çocukların masumiyetlerini yitirmemeleri için onları düşmeden tutacağını ve sonsuza kadar çocuk temizliğiyle kalacaklarını söyler.

    aynı zamanda suikastçilerin başucu kitabı olduğu da söylenen bu kitap onlara nasıl bir ilham verebilmiş anlamış değilim. ancak holden'ın dünyası ilginç, okunmaya değer.

     
  7. Samimiyetsizliklerin yansıtıldığı samimi bir kitap.

    Holden...

    Kardeşine olan sevgisi... Çevresine dair gerçekçi/samimi bakış açısıyla riyakarlığa, gösterişe, samimiyetsizliğe meydan okuyan eleştirel bir bakışa sahip roman karakteri.

    Holden'in iç sesinden tanımaya çalıştığımız çevresi, ailesi ve holden'in iç dünyası...

    Stradlater, Ackley, Sally, Ernie, Jane, Luce, Childs, Mr. Antolini, Mr. Spencer... Hayatımızda yer alan/alacak olan tipler...

    Hayata bakış açıları, değerleri hiç de kahramana uymayan birçok insanın bir araya getirilmesi, çok yönlü insanların çok yönlü davranışları sonucunda... insanda oluşan düşünceler yumağı.

    Bazı insanlara argo konuşmak yakışır diyorlar...

    Evet, Holden'de güzel durduğu gibi...

    (tebessüm)

    Hiçbir samimiyetsizlik bu kadar rahatsız edici olmamıştı...

    Riyakarlık...

    Samimiyetsizlik...

    Gösteriş...

    Ego...

    Çıkarlar... İnsanları kullanabilme yetisine sahip düşünmekten bihaber birçok insanları buluşturan roman.

    ...

    "Böyle tanıştığıma hiç memnun olmadığım kimselere, durmadan 'tanıştığıma memnun oldum' demek beni öldürüyor. Ama hayatta kalmak istiyorsanız, ille de bu zırvaları söylemek zorundasınız."

     
  8.  
    (Bkz: ama olmuyor böyle okunacaklar listesi uzayıp gidiyor)
  9. Salingerin yazdığı tek kitaptır.1951 yılında basılmış. Asıl adı Gönülçelendir.

     
Entry yazmanız için üye olmanız gerekmektedir. Üye olmak için tıklayın, üye iseniz lütfen oturum açın.