Türkiye'nin memur portalı

Oturum aç Oturum aç Üye ol Üye ol Parolamı unuttum Parolamı unuttum

patik

paylaş araştır

 

  1. altı yumuşak veya ince deriden, genellikle üstten bağlı küçük çocuk ayakkabısı.

    anadoluda yünle örülerek yapılır yetişkinler de çocuklar da giyerler.

     
  2. kış mevsminde üşüyen ve terlik giymeyi sevmeyenlerin vazgeçilmezlerindendir

     
  3. kızların çeyizlerinde olmazsa olmaz şey.

     
  4. bilek çorabı gibi sadece bileğimize kadar giyilebilen kışlık giyecektir.

     
  5. yapılışı, duruşu hep hoşuma giden ama kullanma konusunda pek yıldızım barışmayan kışlık ayak giyeceği.

     
  6. Kış aylarında evde üşüyen ayacığımızı sıcak tutmak için, kalın kalın ipliklerden, farklı renk ve modellerde, usta ellerde örülen; benim de severek ve terlik niyetine giydiğim bir çorap çeşididir.

     
  7. aklıma kışlık patikten çok pisi pisileri getiren başlık.

    En eski çocukluk anılarımdan biri.

    Çok ufağım ama yaşın kaçtı diye sorsanız söyleyemem.

    Anne babanın elinden tutulup bayramlarda, güneşli havalarda dolaşılan, hava karardıktan sonra birkaç sokak aşağıya akşam misafirliğine gidilen yaş diyelim.

    Okula gitmediğimden eminim ama.

    19 Mayıs günüydü.

    Maltepe sahili ya da Dragos bilmiyorum oralarda bir yerlerdeyiz.

    Oralardan denize girebiliyorduk, sahillerde midyeler ve capcanlı yosunlar vardı. düşünün ortamın güzelliğini.

    Henüz her tarafta binalar yükselmiyor.

    Ağırlıklı olarak sahilde müstakil mütevazı evler var.

    Bahçelerinde kuyular, kapılarında güller, aralardaki arsalarda ise baharı haber veren yabani sümbüller ve papatyalar çimenlerin arasından fışkırıyor.

    Hayal edemeyeceğinizi biliyorum ama İstanbul'da çobanlar koyun sürüleriyle geziyorlar ve mahalledeki sütçüden kap kacağınızla süt alabiliyorsunuz.

    Neyse...

    19 Mayıs tören alayına denk geldik.

    Genç kızlar ve erkekler yürüyüş yapıyorlar.

    En çok ilgimi çeken ayaklarına giydikleri şeyler olmuştu.

    Pisi pisi denen patikleri ilk defa orada görmüştüm.

    Bu şekilde sokakta nasıl yürüyebiliyorlar diye tedirgin olmuştum.

    Çorap gibi incecikti çünkü.

    sonra aynı yol üzerinde göçebe çadırlarına rastlamıştık.

    Kalaycılık, ayı oynatıcılığı, bohçacılık yapan insanların çadırları...

    Bir çadırın kapısında çocuklar vardı.

    Önlerindeki leğenin içindeki çamaşırları yıkamaya çalışıyorlardı.

    Onların ayağında ise hiçbir şey yoktu.

    Çok mutluydular yine de.

    Bir aradaydılar ve güneşli güzel bir günde eğleniyor görünüyorlardı.

     
Entry yazmanız için üye olmanız gerekmektedir. Üye olmak için tıklayın, üye iseniz lütfen oturum açın.