 Türkiye'nin memur portalı |
 Oturum aç
 Üye ol
 Parolamı unuttum
|
Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç
Üye ol
Parolamı unuttum
|
genel olarak, "hepimiz insanız, insan olarak var mı farkımız" şeklinde düşünülse de uygulamada öyle davranılmayan husustur.
kişinin mezhebine,etnik kimliğine göre kategorize edilmesi sonucunda oluşabilecek çevre baskısını da düşünerek, ilişkinin çok uzun ömürlü olacağını düşünmiyorum.
zira hemen hemen herkes kendi yetiştiği kültüre benzer şekilde yetişen, ortak noktaları olan kişilerle hayatlarını devam ettirmek isterler ki aileler de bu konuya dahildir.
sadece tarafları bağlaması gereken bir durumken, işin içine ailelerin de girmesi nedeniyle çıkmaza girecek durumdur.
500 bin yıllık tarihi olan insanlığın halen aşamadığı bir sorunumsudur. bir insanla birlikte olmak için sevgi ve anlayış yeterliyken nedir bu ekstralar? ayrıca sünni-sünni beraberliği veya alevi-alevi beraberliği her sorunu çözüyor mu? onlar hep mutlu da bir mutsuz biz mi olucaz ki? denemeden, sadece olumsuz bir kaç örnekle yetinilip ne aşklar yok edildi bu ülkede. şucu bucu denilerek ne güzelim insanlar düşman sayıldı birbirlerine. yine ayrıca, başlıkta sadece hoşlanma durumundan bahsedilmiş. yani daha yolun başı. hoşlanma sen bundan, bu sana göre değil mesajı mı verecek insan kendine? başka mezhepten olması benim güzellik kriterimin önüne mi geçecek yani, kalbime söz mü geçirecek?...
toplumumuzda anne babaya sorgusuz itaat devam ettikçe bu durumda da bir milim ilerleme yaşanmayacak maalesef. ne zaman ki aklı ve vicdanı hür bireyler olacağız, ancak o zaman sevdik mi ama'sız, seveceğiz. korkularımızdan sevmeye fırsat bulabilirsek...
sevdiği değer verdiği, geleceğe dair planlar yaptığı kişinin alevi olması durumu. iki aile için sorunlar oluşturabilecektir, çünkü farklı inançlara sahip oldukları için orta yolu bulmakta sorun yaşayacaklardır. sünni bir aile kızının alevi bir gençle evlenmesine kolay kolay sıcak bakmayacaktır ve büyük ihtimal ayrılıkla sonuçlanacaktır. eğer kadın alevi ise çokda sorun olmayacaktır, genelde şöyle bir görüş vardır; aleviden kız alınır ama aleviye kız verilmez.
kişinin kendisinin de alevi olması neticesinde çok da sıkıntı olmayacak mesele.
ancak böyle işlerin içinden yahu sonuçta iki kişinin kendilerini ilgilendiren bir durumdur deyip de çıkılamaz. inançta hassasiyet meselesi biraz.
şimdi müslüman bir erkek isterse tabii ki kendi görüşü doğrultusunda hindu, mormon ya da tamamen dinsiz ateist biriyle evlenebilir. kimse karışamaz ancak dini açıdan evliliği fasittir yani geçersiz bir evlilik yapmış olacaktır. çünkü kitap sadece müslüman ve ehli kitap (yahudi ve hristiyan) bayanlara evlenebilmeye ruhsat vermiştir.
müslüman bayan ise sadece müslüman erkekle evlenebilir. kitaptan çıkan hüküm bu, benim kafamdan ürettiğim fikirler değil. bazen internette falan görüyoruz müslüman bir bayanın hristiyan ya da dinsiz bir erkekle evlendiğini. tamam kendi seçimidir, isterse evlenir ama bu yaptığı evliliğin dini açıdan geçersiz olduğunu da bilmesinde fayda var. yarın çocuk falan olacak belki, neyse.
alevilik konusuna gelince de, bana göre bir çok farklı frekansa sahip alevilik görüşlerinden bazıları müslümanlık dışı bazıları da müslümanlığın içindedir. yani örnek vermek gerekirse kuran-ı kerim'İ reddeden bir insan isterse hergün her dakika ben müslümanım desin mümin olamaz.
| İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |